12.10.09

alkol is a sorte bad thing

en son ne zaman içtim? hımmm. ramazandı. (bu ne laçkalık.+yüzsüzlük) bir daha da içmedim zaten. neyse.
bugün sosyoloji perim sarhoştu. gece rakıyı şaraba katıp götürmüş. o kadar çok içmiş ki, öğleden sonra saat 4'te hala kafası bir dünyaydı. olayın süreç içindeki ve sonrasındaki sonuçlarına gelelim:
kusmuş. o kadar çok kusmuş ki sabaha kadar o kusmuş, ev arkadaşları temizlemiş. bu kadarla kalsa süper.
yeni ayrıldığı ve güya şimdi sıftatı eski olan sevgilisini aramış, çağırmış-hatırlamıyor bu kısmı, sanırım ben aradım, diyor. çocuk sabah 8'de bayan periye peynir yedirme çabası içine girmiş, 9'da da evi terk etmiş geldiği gibi. ben gördüğümde yine yanındaydı. nerdeyse her içenin düştüğü hata-eski sevgiliyi aramak...
sabah derslerde ne yaşadı bilmiyorum ama, akşamüstü çevresinde canını yakmak için koz arayan adamların yanında alenen saçmaladığını da gördüm. "benim dirim, aman senin ölün, işte dirim ölüm iyidir ya, bi laf vardı, neydi?" dedi.
uyurken lenslerimi çıkarın, batıyor demiş, bakmışlar uyuyacak, peri, lensler demişler, lensimi çıkaranın gözünü çıkarırım, demiş. bir şey ye demişler, gidin başımdan ben n'aptığımı biliyorum, diye posta koymuş.
hiçbirini hatırlamıyor.

hatırlamayacağım kadar içmedim, hatırlamayacak kadar içen çok insan gördüm.
çok kustum, acizlik olarak gördüm, çoğunu itiraf etmedim.
içtim diye kimseye koz verecek diyaloglara girmedim. umarım girmem.
eski sevgili... içmesem de yaptığım işti zaten. çok aşıktım(?). o da sarhoşluk gerçi...

velhasıl,
kimle,
nerde,
ne kadar,
ne zaman,
nasıl,
ne
(5n1k kuralı)
içtiğin önemli...
makulse durumlar, yerinde olur içmek bazen de.


PS: şu şarkıyı dinleyin:
jean barbur - gidersen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder