20.10.09

oha!

oha demek istiyorum. bu kadar mutlu insana oha demek istiyorum. kıskançlıktan çıldırabilirim, haberleri yok. kimisi o kadar da müthiş gözükmüyor, kimine sempatim var bana batmıyor ama bazısı feci içime işliyor. bir oha da bana gelsin! nasıl ya? herkesin hayatı nasıl otobanda akar da benimki patikada sağ tarafı uçurumlu virajlar!
tamam kabul, abarttım.
kuzen de aynılarından yakınıyor, diyor ne bu mutluluk, deli olacağım. tam da üstüne basmıştı! kıs-kaç-lık! (dur teoman'dan dinleyelim) fena fena! ben sevgilimi bile bu kadar kıskanmamıştım. n'aparsın ki facebook var, hayatların içine eden! orası showroom, herkes farkında ya, en mutlu, en cicili fotoğraflarını koyuyorlar. biri vatikan'ı gezmiş, öteki müthiş zoom yapabilen bir makinayla bilmem nerenin çimenleri üzerinde tüy kadar hafif, bir diğerinin sevgilisi elleriyle yaptığı zıkkımın kökünü yine elleriyle aşkına yedirmekte, diğeri saçını kestirmiş boyatmış gözüne lens göbeğine precing taktırmış filan. hu huuuuu! ben mutlu DEĞİLİM! gözüme mi sokman gerek?
n.ş.a., insan arkadaşının mutluluğunu paylaşıp çoğaltmalıdır. ama kendi psikolojisi buna müsait değilse n.ş.a. değildir o artık, bunu belirtmekte fayda var. ve benimki gerçekten müsait değil! yok depresyon değil bu defa, intihar da etmeyeceğim. kızgınım! yoracak beni bu sinir harbi, tükenip kalacağım sonunda, biliyorum ama şu an durum bu.
yine de ilk domino taşını pıt diye düşüren hatayı biliyorum."adisyon başka yerindi, hesabı başka yere ödedim."


Ve kıskançlık, 
Bu zayıflık anında...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder