17.12.11

la la lay la la la haylalaaaa!

benim alenen ikilemde kaldığım anlar oldu ve blog üstünden laf mı atalım yani birbir biri birilerine, bakar bakarbakar dururum.
"ve sen ben değirmenlere karşı,
bile bile birer yitik savaşçı"
keşke filmler hiç bitmese, bitmese hiç filmler.
şimdi kesin oruç aruoba konuyla ilgili bir şeyler demiştir ama ben henüz bilmiyorum. okumadım hiç.
bütün kaygılarımı anlattım. ama ortaya. durumu değiştirmez. gençliğimizi harcıyoruz.
bir sen tez er.
honore de balzak ne diye çok fazla yazmış ki? durmadan yazmış. muzaffer izgü gibi. o da çok yazmış. insan bir durur, bakar, emekli olayım der. zaten kimi zaman abuk sabuk şeyler yazıyorum, niye yazıyorum ki hala der.
mesela ben  de öyle şeyler diyebilirim, belki de demeliyim. ama sonuçta kimseye para karşılığı estetik, bilgi, düşünce filan satmıyorum. isteyen okusun istemeyen ip atlasın, fular bağlasın, sigara içsin, bana ne.
mesela biz dün gonca ile gece yarısı ileri geri konuşmuşsak konuşmuşuzdur. sonra bir başkası o saatlerde filan altıkırkbeş yayınları ile ilgili başkaca şeyler yazmıştır bana. olamaz mı? olabilir. zaten bülent ersoy'u kapatacağız yılbaşında. karar verdik arkadaşlarla.
avon kataloğu gibi insanlar var şu hayatta.
eğer bahsi geçmemiş olan kişinin çekicilik düzeyi daha düşük olsa idi, evrimsel olarak bir hiçti.
fakat işte insan neymiş, beşer şaşarmış.
kimin kime kim kime dum duma. zaman gösterir. zaman adetağı bir pusula gibidir.
zam-an! anda zam. zim zam zum. böyle bir çocuk oyunu var.
artık uyuyalım.
birsen tezer - aşk üzerine söylenmemiş her şey

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder