26.4.10

izmir'e dönüş

bayadır yazmadım. ama bayadır.
yollara gittim, sonra döndüm. yollar yorarlar. burası kesin.
mersin-istanbul-çandarlı. akdeniz-marmara-ege.
arada doğum günüm geçti. nedendir bilmiyorum benle aynı gün doğan bir sürü insan tanıyorum ve tiksindim doğum günümden adeta. bütün günler çuvala girmişcesine. en tiksindiğim en kıskandığım ve sinirimden köpürdüğüm kadınla bile aynı gün doğma başarısını gösterdiğim için (daha doğrusu bu başarı ona ait, zira benden sonra gelen o.) tebrik ediyorum gerekli kim varsa bu işte. kendimi onun resimlerine bakmaktan alamıyorum ve bu yılki doğum günü kutlamasına rastlayamadığım için merak bile ediyorum. bana ne peki? çok saçma. ama durum bu.
(lady gaga bad romance adlı şarkıyı fransızca söyledi az önce? neden acaba araya fransızca da katmış?)
derince bir nefes almak ve böyle şeyleri es geçmeyi öğrenmek lazım.
mersin ufacık bir yer. bir günde gezip bitirdik. eğer yolunuz düşerse atom için, tantuni yiyin, cezerye yiyin ve ben yiyemedim ama siz kerebiç yiyin. psikodrama insana inanılmaz bir içgörü kazandırır, bir kez daha ispatlandı. fırsatınız ve vaktiniz olursa katılın derim. deneyselci mi olsam dedim? (deney satarım?)
istanbul ise her daim koskocaman. sanırım her yerini gezmek namümkün. bu kez cevahir, natülüs, yine taksim, tuzla ve kadıköy'e gittim. cansu'yu gördüm ne büyük mutluluk. cansu'ya sayfalarca mektubum var!
çandarlı'da birisi yelkovanı tutuyor gibi. 3 gün geçirdim ama sanki bir hafta sürdü. ödev yaptım bitirdim, insaf.
istanbul'un üstüne nereye gidersen yavaş geleceğini düşündüm şimdi de.
öfkemi yenmeyi öğrenmişim ben. az önce midem ekşimiş kusmak üzreydim, şimdi sanki hiçbir şey olmamış gibi.
yeni bir metin yazmalı. bu sanki biri bana nasılsın iyi misin neler yapıyorsun? diye sormuş ben de onu cevaplamışım gibi oldu.
bu arada dünya üstündeki bütün kitap fuarlarını tanrı kutsasın! (burdan tanrı'ya da seslendim, tam oldu.)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder